Ülkemizde son yıllarda spora ve sağlıklı yaşama yönelik artan ilgi ve alaka neticesinde spor yaralanmaları ciddi bir sorun haline gelmiştir. Yapılan ciddi alt yapı, tesis yatırımları ve eğitim programları neticesinde spora bağlı rahatsızlıklar azalmakla beraber, ciddiyetini korumaktadır.
 Öncelikle ilk yapılması gereken konu sporcuların periyodik sağlık kontrollerdir. Bu kontroller ile sezon başında sporcunun mevcut durumu ortaya konulur. Eksiklikleri belirlenir ve o eksikliklerin giderilmesi için gerekli önlemler hekimin önerisi çerçevesinde alınır. Bu noktada belirlenen eksiklikler hem fizyolojik parametreler, hem fiziksel uygunluk, hem de direkt sağlık ile ilgili eksiklerdir. Bu anlamda yapılan analizler neticesinde sorunlu ve zayıf olan adale ve eklem bölgelerine yönelik koruyucu ve tedavi edici müdahaleler yapılmalıdır. 
Spor sakatlıklarının oluşmasında en önemli etkenlerden biri yetersiz ısınmadır. Bu nedenle ısınmaya, özellikle stretch (germe) egzersizlerine büyük önem verilmelidir. Burada fiziksel aktivite sonrası yapılacak soğuma da önem taşımaktadır. Her aktivite sonrası mutlaka soğuma egzersizleri yapılmalıdır. Gerilen ve yorulan adale ve ekleme yönelik gevşetme egzersiz ve dinamiklerinin uygulanması elzemdir.
Özellikle profesyonel veya amatör sporcu değerlendirmesinin muayene ve tedavi yöntemleri hususunda farklı modalitelerle yapılması gerektiği ülkemizde benimsenmesi gereken bir anlayış biçimidir. Sporcunun mücadele ve başarı arzusunun kesintiye uğratılmadan daha hızlı, etkin ve empati yeteneğini azami düzeyde kullanarak tedavinin ilerletilmesi önemlidir. Spor ve sporcu sağlığı alanının bir üst ihtisas ve eğitim sahası olduğu anlayışı zihinlerimize yerleşmelidir.
Spor yapma veya sporu bir yaşam biçimi olarak benimseyen bireylerin kendilerine uygun dalda, hangi tempo ve programda çalışacaklarına antrenör desteği ve eğitimi ile başlamaları önem arz etmektedir. Yapılan istatistiklere göre spora bağlı yaralanmaların büyük oranda düzenli antrenman veya rehberlik desteği almayan gruptaki bireylerden oluşması uyarıcıdır.
 Bu sorunların üzerinden gelebilmek için ilköğrenimden itibaren atletizm derslerinin zorunlu olması ve beden eğitimi derslerinin boş vakit geçirme anlayışından çıkarılması gerekmektedir.  Sportif disiplin ve eğitim anlayışının genç nesillerimize aşılandığı ve milli hedeflerin belirlendiği bir spor modeli temel hedefimiz olmalıdır.